6. Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman, Cumhurbaşkanlığı’nda gerçekleştirilen devir teslim töreni görevi 5’inci Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’dan devraldı.

Ardından Erhürman ve Tatar, tören kıtasını selamladı.

Erhürman ve Tatar’ın yerini almasıyla birlikte, saygı duruşu ve istiklal marşı eşliğinde bayraklar göndere çekildi.

Sonrasında 5’inci Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve 6. Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman’ın biyografileri okundu.

Ardından 5’inci Cumhurbaşkanı Ersin Tatar veda konuşmasını yaptı.
Tatar, KKTC’de böylesi onurlu bir görevi başarıyla tamamlama gururunu yaşadığını, önemli olanın makamlar değil KKTC’nin Doğu Akdeniz’deki varlık mücadelesinin sürdürülmesi olduğunu belirtti.

Erhürman’ı kutlayarak yeni görevinde başarılar dileyen Tatar, Kıbrıs Türk halkının engellenen haklarının tesisi ve izolasyonların sona ermesi için büyük mücadele yürüttüğünü, radikal bir paradigma ile eşitlik ve 2 devletli çözüm vizyonunu ilan ettiğini ve bu kapsamda çalıştığını anıttı.

Tatar, “KKTC ve TC’de kabul gören bu görüşü uluslararası düzeyde kayda geçirdim. Bu vizyon geçirdiği eksen değişikliği ile yeni bir milat oldu. 2 taraf arsında ortak zemin olmadığı bu dönemde işbirliği için büyük çaba sarf ettim” dedi.

Bu süreçte yürütülen görüşmeler ve çabalarını anımsatan Tatar, yeni kapıların açılması, mayınların temizliği, ortak komiteler ve daha birçok konuda işbirliği imkanının artması için çalıştığını söyledi, bu süreçte çalışan tüm komite üyelerine teşekkür etti.

Görevi süresince halk ve devlet adına gururla katıldığı, oy birliği ile kabul edilen TDT gözlemci üyeliğinin, KKTC’nin tanınması ve statüsü açısından önemli olduğunu kaydeden Tatar, Avustralya’ya giden ilk KKTC Cumhurbaşkanı olduğunu da hatırlattı.

Kıbrıs Türk halkının tarihi geçmişi, mücadelesi ve bayrak sevgisinin iyi bilindiğini, acımasız ambargoların her alanda sürdüğünü ifade eden Tatar, “Kıbrıs Türkü ayrı bir halktır. Dini, dili, kültürü ile Türk dünyasının ayrılmaz bir parçasıdır. Avrupa da artık insanlık dışı muameleden vazgeçmelidir. Annan Planı’na evet diyen Kıbrıs Türk halkı hala daha tecrit altındadır ve burada Anavatan’a güvenerek yoluna devam etmektedir. Burada bir devlet vardır” dedi.
Tatar işbirliği içinde çalıştığı tüm yetkililer ve eşine teşekkür ederek, konuşmasını KKTC’nin ilelebet yaşaması dileğiyle tamamladı.

Tören sırasında konuşan Erhürman, seçim döneminde “Cumhurbaşkanlığı halkın evidir” dediklerini hatırlatarak, törene katılanlara “Evinize hoş geldiniz” diye seslendi.
Erhürman, önceki cumhurbaşkanları ve eşlerine de ülkeye ve halka verdikleri hizmetlerden dolayı teşekkür ederek, KKTC ile arasındaki sarsılmaz kardeşlik ilişkilerinin nişanesi olarak Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’a da “Hoş geldiniz” dedi.

Daha önce olduğu gibi bundan sonra da kulağının hep yurttaşlarında olacağını belirten Erhürman, Kıbrıs Türk halkının daha iyi bir hayat sürdürmesi ve çocuklara insan onuruna yaraşır bir ülke bırakmanın borç ve yükümlülükleri olduğunu kaydetti.

Erhürman, Kıbrıs Türk halkını siyasi görüş gözetmeden birleştiren tek şeyin çocukları olduğunu vurgulayarak, “Birinci görevim çocuklarımızın eşit, özgür, sağlıklı ve mutlu büyümeleridir” dedi.

“Şampiyon Melekler”i, ülkede hayatını kaybeden çocukları ve Gazze’de öldürülen çocukları da unutmayan Erhürman, “Bu çocuklar bu ülkenin yarasıdır” ifadelerini kullandı.

KKTC’yi dünyada hak ettiği yere ulaştırmak ve halkın hak ile çıkarlarını korumanın birinci görevi olduğunu belirten Erhürman, iki eşit kurucu ortak olarak enerji, hidrokarbonlar ve AB vatandaşlığı gibi konularda Kıbrıs Türkünün yok sayılmasının mümkün olmadığını söyledi.

Halkın haklarına sahip çıkmanın görev ve yükümlülüğü olduğunu yineleyen Erhürman, “Benim derdim içeriktir. Federasyon diyen de, iki devlet diyen de Kıbrıs Türk halkının bu adadaki iki eşit kurucu ortak olduğuna hemfikirdir. Yukarıda saydıklarım ortak yetki alanlarıdır ve yalnız Rum halkının yetki alanı değildir. Kıbrıs Rum halkı ne kadar egemense, Kıbrıs Türk halkı da o kadar egemendir; haklar eşittir. Kıbrıs Türk halkı yokmuş gibi davranılamaz. Bu adada hep vardı ve bundan sonra da var olacaktır. Bu adanın garantörü olan Türkiye ile birlikte masadan asla kaçmamıştır.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erhürman, Kıbrıs Türkünün müzakere olsun diye değil, çözüm olsun diye müzakere etmek istediğini belirterek, bölgede çözümün Kıbrıslı Türkler ve Türkiye göz ardı edilerek sağlanamayacağını vurguladı.

“Yeni geçiş noktalarından mülkiyet konusuna, karma evliliklerden doğan çocukların AB vatandaşlığı hakkına kadar pek çok konunun ele alınması ve ihlal edilen haklarımızın korunması bizim için önemlidir. Bu konular uluslararası kuruluşlarla da ele alınacak ve Türkiye’nin açılmasına yardımcı olacağı tüm kapıları da kullanacağız. Türkiye ile ilişkilerimiz başka ülkelerle kıyaslanamayacak kadar özeldir. Benim görevim TC-KKTC ilişkilerini çok daha iyi bir seviyeye taşımaktır.” dedi.

Erhürman, seçimin kaybedeninin olmadığını, kazananın kardeşlik olduğunu söyleyerek, bu kardeşliğin zedelenmesine asla izin vermeyeceğini vurguladı.

Ardından devir teslim törenine geçildi.

Yorum